Sirkencübin Osmanlı Şerbeti Tarifi

Şerbetler Osmanlı mutfağının vazgeçilmezleri arasında yer almaktaydı. Öyle ki saray mutfağında bunun için ayrı bir bölüm bile bulunuyordu. Osmanlı’da şerbet en makbul ikramlar arasında sayılıyordu. Mevsim farkı aranmadan misafirlere şerbet ikram edilirdi. Allah’ın rızasını kazanmak amacıyla sebiller ile şerbet dağıtımları gerçekleşirdi. Düğün, nişan gibi eğlencelerde şerbet dağıtılması çok önemliydi. Aksi takdirde ev sahibi ayıplanırdı.

Yemeklere eşlik eden soğuk içeceklere eskiden soğukluk denmekteydi. Yemek dışında da, soğuk ya da sıcak hazırlanabilen şerbetler çok tüketilirdi. Kış mevsiminde tarçın şerbeti sıcak olarak servis edilen önemli içeceklerden biriydi. Eski tariflerden biri olan sirkencübin Osmanlı şerbeti tarifi de farklı ve güzel olan şerbetlerden bir tanesi olup genellikle ramazan ayında tüketilirdi.

Yaz mevsiminde tüketilen şerbetler genellikle koruk ve bal şerbeti olurken misafire nar şerbetinin ikram edilmesi nezaket olarak görülürdü. Bal, Osmanlının gerisine gidildiğinde de önemini ortaya koymaktadır. Selçuklular da bala büyük önem vermiş ve en seçkin besinlerin arasında yer almıştır. Bal şerbeti 13. yüzyılda da yaygın olarak tüketilen içeceklerden bir tanesiydi.

Selçukname incelendiğinde güzel kokulu ıtırlı şerbetlerden söz edildiği görülmektedir. Meyve ve sütten yapılan şerbetlere çeşitli aromatik kokular ilave edilmekteydi. Mevlana’nın da şerbetten çok hoşlandığı bilinmektedir. Mevlevi mutfağında da önemli bir yere sahip olan sirkencübin Osmanlı şerbeti tarifi bal ve sirke ile yapılan oldukça faydalı bir şerbettir. Susuzluğa ve hazımsızlığa iyi geldiğinden tüketimi için genellikle ramazan ayları tercih edilirdi.

Osmanlı mutfağında da önemli bir yere sahip olan bu şerbet ayrıca hastalıklar için bir ilaç niyetiyle de kullanılmıştır. Şerbet adını Farça’daki sirke ve bal sözcüklerinin birleşiminden almaktadır. Şerbetin vücuttaki mikropları kırdığı ve dolayısıyla bir detox etkisi yaptığı bilinmektedir. Tadı da ferahlatıcı ve güzel olan bir şerbet mideyi rahatlatmaktadır.

Sirkencübin Şerbetinin Faydaları

Gerek ahlaken gerek dinin gereği olarak çok yemekten kaçınmak gerekir. Ancak kimi zaman insan kendine engel olamaz ve nefsine uyarak yemek konusunda ipin ucunu kaçırabilir. Çok yemek tüketildiği zamanlarda sirkencübin Osmanlı şerbeti tarifi yardıma koşmaktadır. Hazımsızlığı iyi geldiğinden fazla yenilen bir yemeğin ardından sirkencübin şerbetinin tüketilmesi önerilir.

Hazırlaması oldukça basit ve kısa süren bu şerbet, şekerle de yapılabilmektedir. Ancak orijinal tarifte saf bal kullanılır ve bu tarifin daha sağlıklı olmasında önemli bir etkendir. Zira şeker ilavesiz saf bal birçok şifayı beraberinde getiren önemli bir besindir. Ayrıca şerbette sirke yerine limonun kullanılması da hatalı bir davranış olacaktır. Sirke de ev yapımı ve doğal olması kaydıyla vücut için çok önemlidir.

Osmanlı dönemlerinden bu günlere gelmiş olan sirkencübin Osmanlı şerbeti tarifi zamanında saray içinde de çok kullanılmıştır. Şerbetin mazisi Osmanlı’dan çok daha geriye dayanmaktadır. Rivayetlere göre Mevlana Celaleddin Rumi de bu şerbetin tadını çok severmiş. Unutulan pek çok şerbet tarifinin aksine bugünlere gelebilen bu tarifin en önemli yanı, kolaylığı ve lezzeti yanında yararlarıdır.

Osmanlı zamanında uzun süre ilaç olarak da kullanılan şerbetin en önemli özelliği, hazımsızlığa iyi gelmesidir. Ayrıca yemekten önce tüketilmesi halinde tokluk hissi yaratarak fazla yemek yemeyi de engellemektedir. Bu yüzden zayıflamak isteyenler için bir mucize niteliğindedir. Üstelik yapımı da oldukça kolaydır ve az malzeme gereklidir. Yalnızca malzemelerin oranlarına dikkat etmek çok önemlidir.

Tüm bunların yanında sirkencübin Osmanlı şerbeti tarifi yapıldığında şu faydalarla karşılaşmak da mümkündür. Bunlar:

• Antioksidan özelliği olduğundan vücudun temizlenmesini sağlar.
• Kan şekerinin düzenlenmesine yardım eder.
• Gaz problemi çekenleri rahatlatarak şişkinlik sorununda destek sağlamaktadır.
• Bağışıklık sistemini güçlendirir, sağlık sorunları için önleyicidir.
• Yüksek tansiyonun ve kolesterolün dengelenmesini sağlar.
• Vücuda enerji sağlar.
• Düzenli tüketildiğinde ağız kokusu problemini yatıştırır.

Pek çok faydaları olan ve farklı hastalıklara iyi geldiği bilinen sirkencübin Osmanlı şerbeti tarifi kimi zaman değişiklik gösterebilmektedir. İçine farklı baharatlar ve aromalar eklenebildiği gibi, kullanılan sirke ve balın miktarlarında da değişikliğe gidilebilmektedir. Tarifin kökeninde sirke ve balın birebir oranlarda kullanılması gerektiği yazmaktadır. Buna dikkat edildiğinde şerbet daha güzel ve doğru şekilde yapılabilir.

Şerbet, hem sade hem de aromatik şekillerde tüketilebilmektedir. Yapım aşamasında tarçın ve karanfil gibi bitkiler kullanarak hem güzel bir koku hem de aroma elde edilebilir. Yapımı oldukça kolay olan ve kısa süren şerbet için en önemli şey kullanılacak karıştırma kabının geniş ağızlı ve malzemeleri alacak kapasitede olmasıdır.

Seçilen kabın içerisine ilk olarak sirke alınır. Sirkenin üzerine ise sirke miktarınca alınan bal konulur. Balın saf ve güvenilir olduğuna emin olmak bu aşamada önemlidir. Sirke ve bal tahta bir kaşık yardımıyla iyi bir şekilde karıştırılır. Karışım homojen bir hale geldiği zaman içme suyu da karışıma eklenir. Üç ana malzeme birbirleriyle özdeşleşene kadar karıştırılır.

En az iki saat karışımın beklemesi gerekmektedir. Ayrıca bekleme aşamasında atılan kabuk tarçın şerbetin güzel kokmasına yardımcı olacaktır. Soğuk olarak tüketilmesi önerilen sirkencübin Osmanlı şerbeti tarifi yemeklerden önce ya da sonra rahatlıkla içilebilir. Günde bir bardak içilmesi vücut için yeterli olmaktadır.

Şerbetin tüketiminden önce bilinmesi gereken şey, mide sorunları yaşanıp yaşanmadığının saptanmasıdır. Midenin ülser, reflü gibi sıkıntıları var ise şerbetin içendeki sirke faydadan çok zarar verebilir. Bu nedenle bu tür hastalıklar bulunuyorsa, içeceği doktora danıştıktan sonra tüketmek gerekir. Şerbetten en yüksek verimi almak için bu adım çok önemlidir.